Zaman dosdoğru bir çizgi üzerinde hareket etmiyor. Öyle olsaydı bir mevsimi sürekli yaşamak zorunda kalırdık.Zamanı durdurmak insanın elinde olmadığına göre mevsimler ve iklimler değişecektir. Dünyanın dönmesi,gece ve gündüzün meydana gelmesi ,yerküre ekseninin eğik olması bunun neticesinde mevsimlerin olması tabiatta bir düzendi. Tabiatın kanunu(Sünnetullah) dır.Bunlar insanın müdahalesi olmadan olan olaylardır.
Tabiat gibi,insan fikride dört mevsimini yaşar. Fikrin mevsimi,insanların yaşadığı mevsimler gibi kısa süreli değildir.İnsan ömrüne göre fikrin mevsimi değişiktir. İnsan fıtratında değişiklik,yenilik,ve araştırılık temayülü vardır. Bu arayış ve temayül,insanı fikir mevsimlerini yaşatır.
Düşünce ve ifade Özgürlüğü
Düşünce özgürlüğü : İnsanın fikir ve düşüncelerini ,görüşlerini herhangi bir baskı ve sınırlama olmadan serbestçe ifade etmesidir. Düşünce fikir özgürlüğü,temel insan haklarından biridir. Ancak insan bunu kullanırken,düşüncelerini serbestçe ifade ederken başkalarına zarar vermemeli, başkalarının inancına ve kutsal değerlerine saygılı olunmalıdır.
Dinimiz düşüce ve fikir özgürlüğüne önem vermiş,düşünce ve görüşlerini söyleme ve açıklama imkanı tanımıştır. Peygamberimiz yapacağı işlerde istişare eder, sahabelerin görüşlerine yer verirdi. Bedir Savaşında ,Peygamberimiz,ordusunu Bedir Kuyusundan uzak bir yere yerleştirmişti. Sahabelerden biri,bunun savaş taktiği açısından doğru olmadığını,
Ordunun Bedir Kuyularının yakınına yerleştirmenin daha doğru olacağını belirtince,Peygamberimizde onun görüşüne uymuştur.
Hz.Muhammed(s.a.v) Hendek savaşından önce de sahabelerin görüşlerini almış, Selman-ı Farisi’nin şehri savunmak için hendek kazılmasını önermiş, Peygamberimiz de bu görüşü benimsemiştir ve hendek kazdırmıştır. Ayet- kerime de: “…Yapılacak işlerde onlara danış…” (Al-i İmran,159)buyrularak yapılacak işlerde işin ehli olan,uzman kişilerle istişare edilmesi istenmiştir.
İslam’ın düşünce özgürlüğüne verdiği önem sayesinde Müfessirler ve din alimleri Kuran-ı Kerimin tefsirini ve hadis-i şeriflerin yorum ve açıklamalarını yapmışlardır. Bunun neticesinde Tefsir,Kelam ve fıkıh dini ilimleri doğmuştur. Bunun yanında çeşitli bilim adamlarının serbest düşünceleri sayesinde çeşitli bilim dalı doğmuştur. İcatlar,keşifler,buluşlar ,fen ve teknoloji hep ilim adamlarına borçludur.
Her türlü gelişmeler,ilerlemeler ve buluşlar düşünce özgürlüğünün ürünüdür. Düşüncelerin serbestçe ifade edildiği bir toplumda barış ve huzur ,dostluk ve kardeşlik olur. Yeni fikirler ortaya çıkar, bilimsel ve teknolojik gelişmeler olur.
İnsanın özgürlüğü sınırsız değildir. Toplumda herkesin uyması gereken bazı kurallar ve ilkeler vardır. İnsan özgürlüğünü başkalarını rahatsız etmen devlete zarar vermeden kullanmalıdır. Hak ve özgürlüğünün sınırlarını iyi bilmelidir. Kişiler başkalarının görüş ve düşüncelerine saygı göstermeli,fikir ve düşünce özgürlüğünün her insanın temel hakkı olduğu unutulmamalıdır.