Sütçü Imam'ın şehrinden zalimlere tepki seli
Kahramanmaraş Platformu, üç dilde Mısır’daki idamları protesto etti
Mısır'daki idamlara tepki olarak Kahramanmaraş'ta "Zulme dur de" konulu 3 dilde basın açıklaması yapıldı.
Yaklaşık 100 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelmesiyle oluşturulan Kahramanmaraş Platformu; Mısır, Doğu Türkistan, Arakan, Suriye, Filistin, Yemen ve İslam coğrafyasında yaşanan acı ve gözyaşının dinmesi için etkinlik düzenledi.Platform sözcüsü Yusuf Bülbül, Ulu Cami önünde yaptığı basın açıklamasında, dünyadaki savaşların, yokluğun, yoksulluğun, açlığın, kıtlığın, zulmün, acının, kan ve gözyaşının neredeyse tamamının, Müslümanların yaşadığı topraklarda meydana geldiğini söyledi.
Cuma namazı öncesi kentin eski ve tarihi Ulu Camiinde bir araya gelen platform üyeleri, ellerindeki pankart ve sloganlarla başta Mısır olmak üzere Müslümanlara zulüm uygulayan yöneticiler lanetlendi. Mısır'da hafta sonu düzenlenen Avrupa Birliği-Arap Birliği Zirvesi'nin asla bir tesadüf olmadığına dikkati çeken Bülbül, ümmet coğrafyasındaki zulümlere ve sömürüye "dur" demek, Doğu Türkistanlı, Mısırlı, Yemenli, Arakanlı, Suriyeli, Filistinlilerin yanında olduklarını Kahramanmaraş'tan bütün dünyaya duyurmak için toplandıklarını belirtti.Bülbül'ün açıklamasının ardından basın bildirisi, İngilizce ve Arapça da okundu.
Basın açıklamasından sonra ümmetin kurtuluşu için dua eden kalabalık, sessiz bir şekilde dağıldı.
Kahramanmaraş Platform sözcüsü Avukat Yusuf Bülbül’ün konuşma metni: “01.17 dakika” : “Aramızda Mısır’da idamla yargılanan Hüsam Menna isimli kardeşimiz var. Dünyadaki savaşların, yokluğun, yoksulluğun, açlığın, kıtlığın, zulmün, acının, kan ve gözyaşının nerdeyse tamamı Müslümanların yaşadığı topraklarda hüküm sürüyor. Doğu Türkistan, Mısır, Arakan, Yemen, Suriye, Filistin, Afganistan, Irak kan ağlıyor. Ümmet Coğrafyasındaki zulümler bitmiyor. Kan, gözyaşı ve acı dinmiyor. Dünyadaki savaşların, yokluğun, yoksulluğun, açlığın, kıtlığın, zulmün, acının, kan ve gözyaşının nerdeyse tamamı Müslümanların yaşadığı topraklarda hüküm sürüyor. Doğu Türkistan, Mısır, Arakan, Yemen, Suriye, Filistin, Afganistan, Irak kan ağlıyor. Ümmet Coğrafyasındaki zulümler bitmiyor. Kan, gözyaşı ve acı dinmiyor. Sisi cuntası kana doymuyor. Geçtiğimiz günlerde de 9 genç kardeşimiz, bu alçak ve zalim cunta tarafından haksız yere idam edildi. Allah şehadetlerini kabul etsin. Mısır’da yaşananlar bir kez daha göstermiştir ki, dünyada saflar iyice netleşmiştir. Bir tarafta emperyalizm ve onların yerli işbirlikçileri; diğer tarafta mazlumlar ve onların sesi olmaya çalışan vicdanlı insanlar ve liderler var. Mısır'da hafta sonu düzenlenen Avrupa Birliği-Arap Birliği zirvesi asla bir tesadüf değildir. Demokrasi, insan hakları ve özgürlük iki yüzlü Batının en büyük yalanıdır. Suriye’de her gün varil bombaları, kimyasallar, işkence ve tecavüzlerle insanlık yok ediliyor; dünya sessiz. İslam dünyasının neresine bakarsanız kan, savaş, katliam, idam…
Bu yüzden bugün burada sadece Mısır’daki idamları ve zulmü kınamak için değil, Doğu Türkistan'ın bağımsızlık mücadelesinin, zalimlere karşı direnişinin yanında olduğumuzu haykırmak için de toplandık. Çünkü biz bir Ümmetiz, Yemen, Suriye, Filistin ne kadar bu Ümmetin bir parçasıysa, Arakan, Moro, Patani ne kadar bu Ümmetin ferdiyse, Doğu Türkistan da aynı şekilde bu Ümmetin ferdidir. Doğu Türkistanlı, Mısırlı, Yemenli, Arakanlı, Suriyeli, Filistinli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu Kahramanmaraş’tan bütün dünyaya duyurmak için toplanmış bulunuyoruz.
Bu sebeple Müslümanların ve mazlumların kanını döken, vatanlarını işgal eden, kaynaklarını sömüren, başta Amerikan emperyalizmi olmak üzere, tüm emperyalistleri; Avrupa’yı, İsrail’i, Rusya’yı, Çin’i ve onlara destek veren İran’ı, Arap ülkelerini, katil Esed’i ve katil Sisi’yi lanetliyor ve protesto ediyoruz. Kahramanmaraş Platformu olarak, Müslüman halkları ve İslam alemini, bu konuda duyarlı devlet yönetimlerini, İslam Konferansı Teşkilatını ve sivil toplum kuruluşlarını, dini liderleri, insanlık ailesine mensup tüm vicdan sahibi kişileri ve tüm dünyayı; Ümmet Coğrafyasındaki katliamların ve zulümlerin durdurulması için acilen gerekli adımların atmaya davet ediyor, Rabbimizden zalimlere, bel’amlara ve kâfirlere fırsat vermemesini, onların hilelerini ve tuzaklarını boşa çıkarmasını ve Müslümanlara yardım etmesini niyaz ediyoruz.”Haber :Atilla Şanlıdağ
Kahramanmaraş Platformu, üç dilde Mısır’daki idamları protesto etti
Mısır'daki idamlara tepki olarak Kahramanmaraş'ta "Zulme dur de" konulu 3 dilde basın açıklaması yapıldı.
Yaklaşık 100 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelmesiyle oluşturulan Kahramanmaraş Platformu; Mısır, Doğu Türkistan, Arakan, Suriye, Filistin, Yemen ve İslam coğrafyasında yaşanan acı ve gözyaşının dinmesi için etkinlik düzenledi.Platform sözcüsü Yusuf Bülbül, Ulu Cami önünde yaptığı basın açıklamasında, dünyadaki savaşların, yokluğun, yoksulluğun, açlığın, kıtlığın, zulmün, acının, kan ve gözyaşının neredeyse tamamının, Müslümanların yaşadığı topraklarda meydana geldiğini söyledi.
Cuma namazı öncesi kentin eski ve tarihi Ulu Camiinde bir araya gelen platform üyeleri, ellerindeki pankart ve sloganlarla başta Mısır olmak üzere Müslümanlara zulüm uygulayan yöneticiler lanetlendi. Mısır'da hafta sonu düzenlenen Avrupa Birliği-Arap Birliği Zirvesi'nin asla bir tesadüf olmadığına dikkati çeken Bülbül, ümmet coğrafyasındaki zulümlere ve sömürüye "dur" demek, Doğu Türkistanlı, Mısırlı, Yemenli, Arakanlı, Suriyeli, Filistinlilerin yanında olduklarını Kahramanmaraş'tan bütün dünyaya duyurmak için toplandıklarını belirtti.Bülbül'ün açıklamasının ardından basın bildirisi, İngilizce ve Arapça da okundu.
Basın açıklamasından sonra ümmetin kurtuluşu için dua eden kalabalık, sessiz bir şekilde dağıldı.
Kahramanmaraş Platform sözcüsü Avukat Yusuf Bülbül’ün konuşma metni: “01.17 dakika” : “Aramızda Mısır’da idamla yargılanan Hüsam Menna isimli kardeşimiz var. Dünyadaki savaşların, yokluğun, yoksulluğun, açlığın, kıtlığın, zulmün, acının, kan ve gözyaşının nerdeyse tamamı Müslümanların yaşadığı topraklarda hüküm sürüyor. Doğu Türkistan, Mısır, Arakan, Yemen, Suriye, Filistin, Afganistan, Irak kan ağlıyor. Ümmet Coğrafyasındaki zulümler bitmiyor. Kan, gözyaşı ve acı dinmiyor. Dünyadaki savaşların, yokluğun, yoksulluğun, açlığın, kıtlığın, zulmün, acının, kan ve gözyaşının nerdeyse tamamı Müslümanların yaşadığı topraklarda hüküm sürüyor. Doğu Türkistan, Mısır, Arakan, Yemen, Suriye, Filistin, Afganistan, Irak kan ağlıyor. Ümmet Coğrafyasındaki zulümler bitmiyor. Kan, gözyaşı ve acı dinmiyor. Sisi cuntası kana doymuyor. Geçtiğimiz günlerde de 9 genç kardeşimiz, bu alçak ve zalim cunta tarafından haksız yere idam edildi. Allah şehadetlerini kabul etsin. Mısır’da yaşananlar bir kez daha göstermiştir ki, dünyada saflar iyice netleşmiştir. Bir tarafta emperyalizm ve onların yerli işbirlikçileri; diğer tarafta mazlumlar ve onların sesi olmaya çalışan vicdanlı insanlar ve liderler var. Mısır'da hafta sonu düzenlenen Avrupa Birliği-Arap Birliği zirvesi asla bir tesadüf değildir. Demokrasi, insan hakları ve özgürlük iki yüzlü Batının en büyük yalanıdır. Suriye’de her gün varil bombaları, kimyasallar, işkence ve tecavüzlerle insanlık yok ediliyor; dünya sessiz. İslam dünyasının neresine bakarsanız kan, savaş, katliam, idam…
Bu yüzden bugün burada sadece Mısır’daki idamları ve zulmü kınamak için değil, Doğu Türkistan'ın bağımsızlık mücadelesinin, zalimlere karşı direnişinin yanında olduğumuzu haykırmak için de toplandık. Çünkü biz bir Ümmetiz, Yemen, Suriye, Filistin ne kadar bu Ümmetin bir parçasıysa, Arakan, Moro, Patani ne kadar bu Ümmetin ferdiyse, Doğu Türkistan da aynı şekilde bu Ümmetin ferdidir. Doğu Türkistanlı, Mısırlı, Yemenli, Arakanlı, Suriyeli, Filistinli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu Kahramanmaraş’tan bütün dünyaya duyurmak için toplanmış bulunuyoruz.
Bu sebeple Müslümanların ve mazlumların kanını döken, vatanlarını işgal eden, kaynaklarını sömüren, başta Amerikan emperyalizmi olmak üzere, tüm emperyalistleri; Avrupa’yı, İsrail’i, Rusya’yı, Çin’i ve onlara destek veren İran’ı, Arap ülkelerini, katil Esed’i ve katil Sisi’yi lanetliyor ve protesto ediyoruz. Kahramanmaraş Platformu olarak, Müslüman halkları ve İslam alemini, bu konuda duyarlı devlet yönetimlerini, İslam Konferansı Teşkilatını ve sivil toplum kuruluşlarını, dini liderleri, insanlık ailesine mensup tüm vicdan sahibi kişileri ve tüm dünyayı; Ümmet Coğrafyasındaki katliamların ve zulümlerin durdurulması için acilen gerekli adımların atmaya davet ediyor, Rabbimizden zalimlere, bel’amlara ve kâfirlere fırsat vermemesini, onların hilelerini ve tuzaklarını boşa çıkarmasını ve Müslümanlara yardım etmesini niyaz ediyoruz.”Haber :Atilla Şanlıdağ