ZUHAL KARAKOÇ DORA'DAN BASIN AÇIKLAMASI
Sağlık hakkı, Anayasa ile güvence altına alınan temel haklardan olup devletimiz, sağlık hizmetini her vatandaşımızın beden ve ruh sağlığı içinde yaşamını sürdürmesini sağlama amacıyla yerine getirmektedir.
Devletimizin himayelerinde vatandaşlarımıza sağlık hizmeti sunmak için canla başla görev yapan sağlık çalışanlarımıza yönelik menfur şiddet olaylarını kınıyor, devletimizin münferit şiddet olaylarına karşı gösterdiği ihtimamı, mücadeleyi itibarsızlaştırmaya çalışan, toplumsal kaos yaratma peşinde koşan sözde meslek gruplarının küstahça tertiplerinin karşısında olduğumuzu belirtiyor; devletimiz adına vatandaşlarımıza şifa dağıtan ellerin her daim yanında olacağımızı önemle vurguluyorum.
Sağlık çalışanlarımızın haklarının iyileştirilmesi amacıyla sözleşmeli idareci sistemine son verilmesi, birinci dereceye ulaşan tüm kamu görevlilerine 3600 ek gösterge verilmesi, sağlık alanında çalışan memurlarımıza bayram ikramiyesi verilerek çabalarının takdir edilmesi, icap nöbetlerinin ödenmesinde yaşanan sorunların bir düzenleme ile ortadan kaldırılarak icap nöbeti tutan hekim dışı tüm personele 657 Sayılı Kanun’un Ek-33. maddesine göre nöbet ücreti ödenmesi ve yapılan ödemelerden damga vergi hariç herhangi bir vergi kesintisi yapılmaması adına icap nöbeti tanımının yeniden düzenlenmesi gerekmektedir. Aynı zamanda Sağlık Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatında görev yapan 4/B statüde görevli sözleşmeli personel, 4924 sayılı Kanun, 5258 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesi ile 663 sayılı KHK’nın 45/A maddesine göre imzalanan sözleşme kapsamında çalışan personel ve vekil ebe ile hemşire olarak çalışanlar ile diğer kamu kurumlarında sözleşmeli personel olarak çalışmakta iken kadroya geçirilen ve kadrolu olarak istihdam edilip 1 derece uygulamasından yararlanmayanlara da ilave 1 derece verilmesi, “bizim ilkemiz, önce ülkemiz” diyen sağlık mesleği mensuplarımızın çalışma koşullarının iyileştirilmesi bakımından önem arz etmektedir.
Türk milletinin sağlığı ve sağlamlığı, her zaman üzerinde dikkatle durulması gereken milli bir meseledir. Milletimizin sağlığına hizmet etmek gibi kutsal bir vazife üstlenmiş sağlık çalışanlarımızın stajda geçirdikleri sürelerin emeklilik hesabında değerlendirilmesi, meslekte 25 yılını dolduran sağlık çalışanlarının nöbetten muaf tutulması ve bu hususta kurum inisiyatifinin kaldırılması, sağlık çalışanlarımıza yapılan eş ve çocuk yardımlarının artırılması, yüksek lisans yapmış tüm sağlık çalışanlarına uzman kadrosu verilerek maaş artışının da uzman kadrosuna göre belirlenmesi, sağlık çalışanlarının faydalanabilecekleri sağlık evi ve konuk evi gibi projelerin hayata geçirilmesi, yeni sosyal yardım kalemlerinin eklenmesi, ebe ve hemşireler gibi Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarına gezici sağlık hizmet sunumunda hekimlerde olduğu gibi gezici sağlık hizmeti ücretinin ödenmesi, Aile Hekimliği uygulaması kapsamında görev yapan hekim dışı sağlık çalışanlarına yapılan destek ve teşvik ödeme oranlarının artırılması yapılarak ev ekonomilerinin ve yaşam koşullarının güçlendirilmesi gerekmektedir. Bu doğrultuda sağlık çalışanlarının yoksulluk sınırının üstünde, tek kalem ve tüm ödemelerin emekliliğe yansıtıldığı bir ücret önceliğimiz olmalıdır. Aşırı iş yükü ve istihdam yetersizliği gibi çalışma hayatını zorlaştıran şartların değiştirilmesi için atama bekleyen genç sağlık çalışanlarının istihdamı planlı olarak artırılmalıdır.
Tüm bunların yanı sıra bir güvenlik ülkesi olduğumuzdan hareketle ve buna layık bir hassasiyetle askeri hastanelerin yeniden açılmasına yönelik somut adımların atılması son derece yüksek bir ehemmiyete sahiptir.
Sayın Bakanım,
Her ne kadar geçtiğimiz günlerde sizinle bu konuları detaylı şekilde istişare etmiş olsak da depremin yıkımını en ağır şekilde yaşamış Kahramanmaraş’ımızdan bahsetmemem düşünülemez. Bu konudaki çabanızı ve hassasiyetinizi biliyor ve teşekkür ediyorum. Halihazırda kapasite sorunu yaşayan hastanelerimizin acilen hizmete açılması şu andaki en hayati beklentimiz. Deprem sabahı sokaklarımızda şahit olduğumuz kaosa acil servislerimizde görmek zorunda kalmaktan ötürü son derece üzgünüz. Bu nedenle konunun aciliyetinin altını çizmet isterim.
Deprem bölgesinde pek çok hastanemizde hala doktor açığı mevcut ve şehirdeki yıkım dolayısıyla ev bulmak çok zor olduğundan ve kiralar da yükseldiğinden ötürü doktorlarımız maalesef ilimizi tercih etmiyorlar. Bu kapsamda deprem bölgesine yönelik olarak doktorlarımıza ve sağlık personelimize lojman verilmesi hususunda ivedi bir çalışmaya ihtiyaç duyulmakta.
2025 yılı bütçesinin Kahramanmaraş için daha fazla müjde içermesi beklentisiyle bütçenizin hayırlı olmasını diliyorum.
Teşekkür ederim.