Muhtaç Olduğumuz İnsan
İslam Dini Yüce Allah tarafından insanlara gönderilen,insanların dünya ve ahret mutluluğunu sağlayan En son İlahi bir Nizamdır.İnsanlığa fert ve cemiyet yapısı ile uyumlu bir hayat programını sunan,İslam Dini ayrıca iman esaslarını ihtiva etmekte,insana yaratılış gayesini öğretmekte hayat ve ölümü ,ceza ve mükafatı açıklamakta, ahirette ebedî alemden bahis etmektedir.
İslam Dini insana Allah’a(c.c) ve insanlara karşı vazifelerini bildirmekte, namazı,orucu,dünya Müslümanlarını bir araya getiren haccı dini vazifeler olarak yüklemektedir.Allah’a karşı yapılan ibadetleri kulluk vazifeler olarak belirtmektedir.
Dinimiz,bütün inanan insanların kardeş,insanların eşit olduğunu belirtmektedir. Ayrıca :
- Birlik ve beraberlik içerisinde yaşamayı,
- Karşılıklı sevgi ve saygıyı,
- Yardımlaşma ve dayanışmayı,
- Dini ve ilmi çalışmayı,ilim tahsil etmeyi,
- Yapılan işin en güzelini ve sağlamını yapmayı,
- İyiliğe doğruluğa,faydalıya çağırmayı
- Kendimiz için istediklerimizi başkaları içinde arzulamayı,kendimiz için istemediklerimizi başkaları içinde istememeyi,
- Cemiyet hizmetlerin de İyilikte,hayırda yarışmayı dinimiz insanlara bildirmektedir.
İslam Dini bazı iş,söz ve davranışları yasaklamaktadır.
- Tembellik , cehaleti ve bilgisizliği
- Gıybet,iftira ve yalanı
- Gurur,kin ve hasedi
- İçki kumar ve zinayı
- Gereksiz tüketim ve israfı
- Kibir,riya ve zulmü
- Rüşvet,karaborsa, ve faizciliği dinimiz haramlar olarak bildirmektedir.
Böyle yüce bir Dine ,tecrübe dolu bir tarihe,yer üstü ve yer altı zenginlikle dolu bir vatana sahipken bu gün neden mutlu olamıyoruz ? Niçin daha çok gelişemiyoruz ? Bunları düşünmemiz gerekir.Acaba biraz dinden mi uzaklaştık ? Dünya hayatını ahret gayesiyle yaşamayan maddeci insan tipi mi olduk, Dini ahlaki vazifeleri mi unuttuk? Vicdanları rafa mı kaldırdık ? Aramıza tefrika mı girdi? Yaratılış gayemizi mi unuttuk ? Bu gibi soruları millet olarak sorulması gerekir.
- Yaptığı işleri ve menfaatlerini mubahlaştıran siyasetçiler,
- Acı ve ızdırabları dindirmeyi dini ve vicdani zevki haline getirmeyen doktorlar
- Çıkarları için adalet hançerleyen yöneticiler,
- İrşat edemeyen din görevlileri,
- Zekatını vermeyen zenginler,
- Menfaatler gerektiği için,suçluyu masum, suçsuzu zalim,haklıyı,haksız,haksızı haklı gösteren hukukçu
- Rüşveti meşrulaştıran memur,
- Şöhret düşkünü,verimsiz,diplomalı cahil olan ilim adamları,
- Dini ve milli kültürden kopmuş,örnek olma vasfını yitirmiş öğretmenler,
- İyiyi,güzeli meydana getirme aşkından yoksun sanatkarlar
- Vurguncu tüccar,İşini yapmayan işçi,emeği sömüren işverenler. Toplumumuz bu gibi insan tipinden müşteki ve muzdariptir. Elbette aydınlarımız,münevverlerimiz ve yaptığı işleri bir ibadet aşkıyla yapan insanlarımız yukarıda saydıklarımızın dışındadır.